zaporn.net
Okul Hikayesi

Okul Hikayesi

Okulda lise son sınıftaydım. Fizik ve kimyadan ilk dönem çok zayıftım. Çalışmama rağmen bir türlü olmuyor, başaramıyordum. İkinci dönem nasıl geçeceğimi kara kara düşünüyordum. O arada çıktığım erkek arkadaşım, Hakan vardı. Bana,
”Kızım, hiç canını sıkma, hocalara biraz iş verirsen geçersin” dedi. Şaşırdım,
”Nasıl yani? Ne demek istiyorsun?” dedim. Gülerek,
”Kızım bana gösterdiğin hazineleri hocalardan saklıyorsun, kendini bu kadar sakınma.. Şu harika güzel bacaklarını aç biraz da hocalara cilve yap…” dedi. Manitasıydım, pek kıskanç biri sayılmazdı ama... Baktım ciddiye biniyor iş,
”Bacak göstermekle biter mi aşkım? Ya daha da ileri gitmek isterlerse?”
”İşte, o zaman sınıfı geçtin demektir sevgilim…”
”Hocaların ileri gitmesi senin hoşuna mı gidecek?” dedim.
”Beni boş ver de… Asıl hocaların hoşuna gitse ve ileri gitseler tatlım. O zaman takılmadan dersleri geçersin. Okulun da bir an önce biter. Bitse de bir an önce evlensek…” dedi.
”Sahi mi?” dedim.
”Tabi aşkım…” dedi “Senin okul bitmeden biz evlenemeyiz. Ailem sen okula devam ederken seni istemeye gelmez ki… Ben seninle okul biter bitmez evlenmek istiyorum. Bir sene daha bekleyecek halim kalmadı artık… Ne yaparsan yap, ne olacaksa olsun, şu okulunu bitir..” dedi.
Dudaklarımı uzattım aşkıma, uzun uzun öpüştük… Salt beni sevdiği için her şeye, hocaların bacaklarıma bakmalarına, hatta daha da ileri gitmelerine bile razı oluyordu Hakan… Canım benim…
Dediklerini uygulamaya başladım. Derste fizikçi Yakup hocanın tam karşısına oturdum. Eteğimi de belinden kıvıra kıvıra oldukça kısaltmıştım. Bir de bacak bacak üstüne atınca hocanın külodumu görebildiğine kesinlikle emindim. Zaten Yakup hocanın bakışlarından çok şey gördüğü belli oluyordu.
Öbür yan sırada sevgilim vardı. O da yan yan çaktırmadan bacaklarıma bakıyordu. Bazen sikini avuçlaması, gözlerini baygın baygın yummasından onun da epey şeyler gördüğünü anlayabiliyordum.
Aslında hoşuma da gitmeye başlamıştı göstermek… Hakan olsun, Hoca olsun, erkeklerin bacaklarıma yiyecek gibi bakmaları içimde kıpırdanmalar yaratıyordu. Ama sevgilimin yanındaki arkadaşları da bakınca onlar da bacaklarımı sonuna kadar görebiliyordu. Ders sonunda teneffüste manitam bana,
”Hadi kız iyisin… Daha da açıl, iş ver hocaya… Bu işi kıvıracan…” dedi.
”İyi ama arkadaşların da küloduma kadar görüyor, onlar da yiyecekmiş gibi bakıyor” dedim. Gülerek,
"Eee, güzele bakmak sevaptır, bırak sevap kazansınlar” dedi.
”Sen bunu kabullendikten sonra benim için de fark etmez öyleyse…” dedim. İki yanına bakındı, kimse yoktu etrafta, sarıldı sımsıkı…
”Kızım seni deli gibi seviyorum ben, her şeyinle seviyorum… Sen benimsin zaten… Onların beğenmesi, bakması bunu engellemez. Aksine hoşuma gidiyor seni beğenmeleri…” dedi.
”Hoşuna gittiği belli oluyor canım… Derste seninkiler, hoca bacaklarımı, külodumu dikizlerken, senin elin pantolonun cebinde devamlı, hiç çıkmıyor…” dedim gülerek… Cevap vermedi, dudaklarıma yumuldu… Pantolonun önündeki sertliği karnıma bastırarak neyi ellediğini hissettirdi bana…
Ertesi ders daha rahattım. O kadar sere serpe yayılmıştım ki sevgilim de, arkadaşları da, hoca da bacaklarımı küçücük külotuma kadar görebiliyorlardı. Hoca da artık gevşemişti. Gözleri ik**e bir bacaklarıma kayıyordu.
Benim de hoşuma gitmeye başlamıştı. Ben de ik**e bir bacak bacak üstüne atarak bolca frikikler veriyordum. Aynı şeyi kimyacı Kemal beye de yapıyordum ve sevgilim Hakan bana destek oluyordu. Hakan bana ertesi Kimya dersine girmeden önce,
”Kız artık külot ta giyme…” dedi. Yüzüne baktım. Ciddi konuşuyordu. Evleneceğim erkeğimdi. Dediğini yaptım ben de… Artık bacak aramda ne Hakan, ne arkadaşları, ne de hoca külot göremez oldular.
Ertesi hafta başka bir dersin ortasında Kimyacı Kemal bey beni dersten çağırdı. Korkmuştum. Acaba disipline verir mi diye. Hakan eliyle dudaklarını gösterip ruj sürme hareketi yaptı. Sınıftan çıkıp gittim mecburen.
Okul çıkışında sürmek için cebimde sakladığım kırmızı ruju kızlar tuvaletinde bir güzel sürdüm, yanaklarımı kırmızılaştırdım. Okul gömleğinin yakasını sütyenimin danteli görünene kadar bir düğme daha açtım, eteğimi üç beş santim daha yukarıya çektim. Aynada tam bir l****a vardı şimdi… Beğendim.
Hoca laboratuardaydı. Kimse yoktu İçeriye korka korka girdim, kapıyı kapatmamı istedi. Baş başa kalınca bana
”Fettan kız, dün beni kalpten götürecektin…” dedi. Şaşırmış gibi masum masum,
”Neden ki hocam? dedim. O da gülerek
”Kız güzel kestaneni öyle bir açtın ki çok heyecanlandım…” dedi.
Bu kez ben de güldüm. Rahatlamıştım artık. Olumsuz bir durum yoktu. Aksine işler tam istediğimiz gibi gidiyordu. Yalnız hocayla baş başa olmak ürkütüyordu beni… Hocanın bakmayı sevdiği kestaneme zarar gelmeden, hocayı da terslemeden, kırmadan çıkabilecek miydim buradan acaba?
Yüksek laboratuar taburelerinden birine ilişip oturdum. Plili ekose okul eteğim iyice sıyrılmış, bacaklarım kalçalarıma kadar açılmış, hemen önümde, masada oturan hocanın gözüne ziyafet çekiyordum. Kırmızı rujlu köfte dudaklarımı büze büze, kırıtarak,
”Neden ki hocam, yoksa hiç görmediğin şey miydi?” dedim.
”Çok görmüşümdür de, öyle ulu orta açanı görmemiştim” dedi. Yüzü kıpkırmızı olmuştu, gözlerini bacaklarımdan ayıramıyordu. Eli pantolonun fermuarından içeri girmiş, kıpırdayıp duruyordu.
”Sözlüm ille de öyle açmamı istiyor hocam… Uzaktan bakınca daha heyecanlı geliyormuş ona…”
”Desene sözlün zevkini biliyormuş… Kimmiş bu talihli erkek?”
“Adı Hakan hocam..”
“Peki sade açtırıyor mu canım? Başka bir şey yapmıyor mu?“
“Hangi çağdayız hocam? İlle de bir şeyler olur yani…” derken hoca
“Mesela neler yapıyor yavrum? Gel yanıma öyle anlat. Ordan sesini duyamıyorum…” dedi. Yüksek tabureden indim, masanın üstüne oturdum teklifsizce, bacak bacak üstüne attım… Tüysüz uzun bacaklarım şimdi hocamın 30 santim yakınında, burnunun dibindeydi. İşveli bir sesle,
”O kadar da ayrıntıya giremem hocam… Kızla erkek arasında neler geçerse onlardan işte…” dedim. Hoca dayanamaz hale gelmişti şimdi… Can evinden vurmuştum onu… Oturduğu yerden ellerini belime doladı kalçalarımı avuçlarken ben,
“Aaa ne yapıyorsunuz hocam?” dedim. Titrek ellerle bacaklarımı okşuyordu durmadan…
”Merak etme yavrum. Kızlarla erkekler arasında olan şeyler yapıcam sana…” dedi. Bu kez ayağa kalktı, uzun sarı saçlarımdan tutarak dudaklarıma yumuldu. Elleri de memelerimde, kalçalarımda, bacaklarımda dolanmaya başladı. Ben ise kıvırarak,
“Ayy yapmayın hocam” diyorum ama o daha da iştahlanarak elleri eteğimin içinden külotumu yakalamak için avuçladı ve külot yerine benim ıslak hazinemin içine daldı parmakları… Şaşırmıştı adam,
“Oohhh… Külot ta giymiyorsun kız…” deyip amcığımı avuçladı. Ben de
“Hocam, sana ne külot giyip giymediğimden… Ne olur bırak beni…” dedim.
”Ohhh… Dayanamayacağım kız… Bu güzel amcığına bu kadar yaklaştım. Bırak bir kez içine gireyim… Bak ne güzel sulanmış, ıslanmış amcığın… Sen de istiyorsun… Hadi izin ver sikeyim seni…” dedi.
“Aaaa… Olur mu hocam, ıslandığına bakmayın onun… Sizin bakmanızla bile ıslanıyor o… Hem ben bakireyim…“dedim.
”O zaman arkadan gireyim..”
”Hocam oradan da yemedim…”
“Ye o zaman… Delirtme beni…” dedi. Beni masaya çevirip başımı bastırarak domalttı. Pantolonun önündeki sertliğini kalçalarımda hissedebiliyordum. Ben hala kıvranıyor,
“Yapma hocam…” diye yalvarıyordum. O ise sikini çıkarıp arkama sokmaya çalışıyordu.
“Ne olur hocam, sokmayın…Lise bitsin, hemen evlenecem… O zaman söz, kendim gelecem sana…”
“Yoo, gelmezsin… Bu harika götü şimdi sikmeden bırakmam”
”Hocam orasının ilk hakkı Hakanın… Söz, o girsin, sana gelecem” dedim.
”O zaman yaz buraya.. Bak sonra kendi elinle gelmezsen gerekli herkese gösterecem…” dedi.
”Ne yazayım?” dedim. O da kağıt kalem verip kendi el yazımla bana söylediklerini yazdırdı.
”Kemal hocam beni sınıftaki çoğu erkek arkadaşlarıma amımı gösterirken ve Hakan’a arkadan siktirirken yakaladı. Yanına çağırdı. Külotsuz olduğumu gördü.
Ben de onun sikini çıkarıp sakso yaptım. Ama bakire olmadığım halde evlendikten sonraki ilk ay amdan vereceğime söz verdim. Şimdilik haftaya hocama arkadan da verecem. Beni başkaları siktiği gibi hocam da sikecek…”
diye yazdırdı, imzalattı ve sonra bana gerçekten sakso çektirdi.
Dimdik ve kalın yarrağını ağzımda rahatlattım. Kalın organ elimde tıp tıp menileri boşaltırken masaya yatıp içime sokmamak için kendimi zor tutuyordum. Öyle azmış, öyle ıslanmıştım ki… Biraz daha ısrar etseydi korkarım kendimi siktirecektim o anda, oracıkta…
Ama üstüme çeki düzen verip hocayı öğretmen koltuğunda serilmiş vaziyette bırakıp çıktım. Tuvalette makyajımı okula uygun hale getirdim tekrar…
Okul çıkışında bu kez Hakan yokladı beni,
”Kız ne oldu, anlatsana?” dedi merakla…
”Ne olacak, az kaldı geçiriyordu. Yalvarıp yakarıp saksoya razı ettim” dedim.
”Vayy amına kodumun orospu çocuğu… Sakso yaptırdı ha?” dedi.
”Utanıyorum sevgilim, öyle konuşma…”
”Kız seni seviyorum, aşığım sana… Onlar çoğu erkek hocanın yaptığı şeyler… Kimyadan geçtin aşkım… Şimdi sıra fizikçide…”
”Ama arkam sakatta, istersen ilk sen al onu… İkinci kez belki kurtaramam…” deyince
”Sen gel şu apartmana…” deyip beni içeri soktu. Kimseler yoktu, bodruma indirdi. Suss… diye de işaret etti. Altımda zaten külot yoktu… Minik okul eteğimi kaldırıp arkadan göte yumuldu.
”Kız madem götüne koyacaklar, bari ilk ben koyayım…” dedi.
”Peki aşkım, ilk defa sen koy…” dedim. Hemen orada arkama geçip beni domalttı. Eliyle de götümün deliğini tükürükledi. Sikini sürttü alıştıra alıştıra geçirdi. Hepsini sokmasıyla içine patlaması bir oldu. Ben fazla bir şey anlamamıştım ama erkeğim mutlu olmuştu, o yeterdi bana.. Hakan bana,
”Artık kimyacı da, fizikçi de sikse o kadar dert etmem” dedi. “Sen yine açmaya devam et” dedi.
Açıyordum. Külot ta giymiyordum. Önce fizikçi, sonra kimyacı beni laboratuvarda bir güzel arkadan siktiler. Artık laboratuvar yollarında kalmıştım. Dersi boş olan her fırsatta sikiyordu beni. Arada Hakan da sikiyordu.
Yine külotsuz gezdiğim bir gün kantine indim. Kantinin salonunda o kadar kuyruk vardı ki çoğu kız oraya kalabalıkta ellenmek için giderdi. Aşırı kalabalık bir zamanda arkama el beklerken birisi elini eteğimin içine soktu. Amımı avuçladığını fark edince zorla da olsa geriye bakabildiğimde o elin Hakanımın eli olduğunu gördüm. Rahatça kendimi sevgilimin eline bıraktım. Arkada çalışabilirdi o.
Ama o arada öbür yandan ikinci el arkama gelince şaşırdım. Baktığımda Hakanın en samimi arkadaşı olduğunu gördüm. Ne yapacağımı şaşırdım. Götümün iki yarması iki ayrı el tarafından avuçlanıyordu. Arkaya bakmamayı tercih ettim. Elimi Hakanın tarafına attım. Pantolonunu yakaladım, sikini avuçladım. O arada tam onun önünde benim arkadaşım Funda vardı. Funda bana kulağıma
”Seninki bizi karıştırdı galiba, seni diye beni okşuyo” dedi.
”Sen de anlamamazlıktan gel, eğlenmene bak…” dedim. Öbür taraftaki yarağı tuttum bu kez… Çıkardım arkama getirdim. Götümü kucağına verdim. Herife piyango vurmuştu. Belimi geri attım. O da önünü ileri attı ve götüme yarrak değmeye başladı.
Olabildiğince eğildim. Yarrak taş gibi olmuş, bacaklarımın arasında ıslak amımı okşuyordu. Elini alıp bir mememi avuçlatırken içime patladı çocuk… İçim yandı neredeyse. Sonra kalabalıkta öne doğru gidip pozisyonu bozdum. Cebimden kağıt mendil çıkarıp bacaklarımdan akan menileri silmeye çalıştım. Ertesi teneffüste Hakanla beraberken
”Yaa ne kadar azgınsın… O kadar milletin içinde becerdin beni…” dedim.
”Ne becermesi yaa? Ben değildim” dedi.
”Hadi yaa… Tam arkamda idin ve benimkiyle oynuyordun. Ben de daha geriye bakmadım…” dedim.
”Ulan amma orospusun. Seni sikiyorlar, kimin siktiğini bilmiyorsun…”
”Gerçekten sen değil miydin?” dedim.
”Yoo…” dedi.
”Tüh, desene başka yarak yedim…” dedim dedim.
”İşte seni bu çılgınlığın için seviyorum…”
”Öbür teneffüs seni istiyorum içimde…”
”Sen yarağa alıştın artık… Ben sikmesem başkası siker…” dedi.
”Evet sevgilim, haklısın…” dedim.
Ertesi teneffüs o kadar kalabalık değildi. Anca sabah ilk saatler kalabalık oluyordu. Ertesi sabahı bekleyecektim yarak yemek için. Heyecanla gittim. Her zamanki gibi külotum yoktu ve geniş eteğimi belden yukarı kıvırınca mini haline getirmiştim. Sıraya girdiğimde birazdan yine kalabalıklaşmıştı. Bu kez Hakan yoktu. Ama o dünkü arkadaşı oradaydı. Yine sikecekti galiba. Alışmıştım artık, yarak yaraktı.
Önce arkamda eller gezinmeye başladı. Benim mini etek havalanmıştı bile… Götüm yine iki farklı el tarafından avuçlanıyordu. Ben de ellerimi geri atarak iki yanımdaki erkeğin siklerini çıkardım. Sımsıcak yaraklar elimdeydi.
Bu kez inadına dün sikeni değil öbür yarağı götümün üzerine zorla da olsa götürdüm. Görmemiştim ama kim olursa olsun sikilecektim. Amımdan sular damlıyordu. Herif işi biliyordu. Sikini amımda gezdirdi, başını içeri sokarcasına bastırdı.
İlk kez amıma yarak değiyordu. Siki amımın suyuyla ıslatıp götüme getirdi. Ben de yardımcı oldum. O da geçirmeye başladı. Öbürü de elini önüme atıp amcığımı okşamaya başladı. Harika bir şeydi. Arkamdaki tam dibimi bulmuştu ki arkaya bakayım dedim. O da Hakanın arkadaşı idi. Ona bakarken arkasındaki Hakanla göz göze geldim. Arkama yetişmeye çalışıyordu ama yetişememişti.
Şimdi o Hakanla evliyim. Onu seviyorum. Artık fırsatları ona yaratıyorum.
Published by toroci55
2 years ago
Comments
Please or to post comments